Kibirli Zara’nın Hikayesi
11/05/2022Eski zamanlar yaşayan bir kadın varmış. Bu kadının adı Zara mış. Zara kasabanın en zengin insanıymış. Ama bu zenginlik onun kalbini iyileştirmeye yetmemiş çünkü kalbi çok kötüymüş. Kimse ile konuşmaz, selam vermez herkesi kendinden küçük görürmüş. Şehirde ki insanlar da Zara’nın bu tavrına anlam vermez yine de ona selam verir, iyi dileklerde bulunurmuş.
Günlerden bir gün Zara alışverişe çıkmış. Ne bulursa almış. Kasaba da ki insanların önünden havalı havaları geçmiş evine gelmiş. Eve geldiğinde tam merdivenlerden çıkıyormuş ki birden ayağı kaymış ve çıktığı merdivenlerden hoop geri düşmüş. Zengin kadın düştüğü yerde kıvranmaya başlamış. Kıvranmış kıvranmasına ama kimse sesini duymamış. Çünkü Zara’nın evi büyük ağaçların içinde insanlardan çok uzaktaymış. Zara zar zor kalkmış ve evine girmiş. Ama yattığı yerden de günlerce kalkamamış. Zara’nın evinin biraz ilerisinde çiftliği olan bir kadın yaşıyormuş. Her gün Zara’nın evine süt götürüyormuş. Zara kadına kapıyı açmıyor kadın sütleri hep kapının önüne koyuyormuş. Ama kadın ikinci gün gittiğinde sütün orada olduğunu farkmış yine de ikinci sütü koymuş. Ertesi gün çiftçi kadın yine gitmiş ve sütler kapının önünde duruyormuş. Çiftçi kadın bu durumun daha önce hiç olmamasından ters giden bir şeyler olduğunu fark etmiş ve kapıyı çalmış. Zara birinin geldiğini duyunca çok sevinmiş. Zar zor sürünerek kapıyı açmış ve kadını içeri almış.
Çiftçi Zara’yı o halde görünce çok üzülmüş. Günlerdir yataktan çıkamayan Zara kendine yemek bile hazırlayamamış ve sadece su içe bilmiş o yüzden oldukça zayıflamış. Çiftçi hemen evi havalandırmış, ortalığı toparlamış Zara için doktor çağırmış ve ona güzel yemekler yapmış. Zara çiftçi kadına bugüne kadar hep kötü davranmış ama o kadın bunlara rağmen Zara ya bir çok iyilik yapmış. Zara yaptıklarından çok utanmış. Kibirli olmanın ne kadar kötü bir şey olduğunu anlamış ve bir daha asla kendini kimseden üstün görmemiş. Kasabada ki herkes den özür dilemiş ve herkesle arkadaş olmuş. Bu hikaye burada bitmiş.